Çam fıstığı, Türk ve Akdeniz ülkelerinin mutfağında yemeklere dâhil edilen bir ürün. Aynı zamanda çok lezzetli bir çerez. Bol protein ve mineral kaynağı ve faydalı yağlar içeriyor. Zeytinyağlı dolmalar ya da iç pilavlar ise onsuz düşünülemiyor. Bu lezzetli ürün, fıstık çamının (Pinus nigra) kozalaklarından elde ediliyor.
En çok bulunan 2’nci ülke
Fıstık çamı estetik olarak şehir planlamalarında tercih edilen bir tür olsa da ancak Akdeniz kıyısında ve yüksek olmayan alanlarda yetişebiliyor. Dünyada en çok fıstık çamı İspanya’da bulunurken, ikinci sırada Türkiye yer alıyor. Fıstık çamı konusunda çalışmalar yapan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Coşkun Köse, Türkiye genelinde 153 bin hektar verimli ve 21,6 bin hektar da boşluklu fıstık çamı ormanı bulunduğunu belirtiyor. Ormanların ‘odun dışı orman ürünleri’ denilen pek çok değerli yan ürün sunduğunu belirten Köse, “Özellikle kırsalda yaşayanlar için hem geçim kaynağı hem de yaşam biçimi anlamına gelen, tali ürün, yan ürün olarak görülen bu değerler, bugün ekonomik ve ekolojik yönleriyle daha fazla önemseniyor” diyor.
Kozalaklardan toplanıyor
Bu ürünlerin en dikkat çekenlerinden birinin fıstık çamı olduğunu kaydeden Köse, şunları ifade ediyor:
“Fıstıkçamı, sadece fıstığıyla değil, odunuyla da değerli bir türdür. Çam fıstığı üretimi sadece Türkiye’ye özgü olmayıp, İspanya, Portekiz, İtalya, Tunus gibi Akdeniz ülkelerinde de ticaret açısından oldukça önemlidir. Çam fıstığı sadece bir gıda maddesi değil, aynı zamanda bir kültür olarak karşımıza çıkıyor. Kozalakların ağaçlardan indirilmesi ve toplanması, bölgelerde yüzyıllardır süregelen bir gelenek. Bu gelenek, kuşaktan kuşağa aktarılarak bugünlere ulaştı. Üretimde hâlâ geleneksel yöntemlerin kullanılması, bu kültürel mirasın yaşamasını sağlıyor.”
Bergama Kozak’a coğrafi işaret, Aydın’a tescil
2011 yılında Bergama Kozak Çam Fıstığı coğrafi işaret aldı. Bu yıl ise Aydın Çam Fıstığı AB tarafından tescil edildi. Bu da ürüne ayrı bir önem kazandırdı. Prof. Dr. Coşkun Köse, fıstık çamının park, bahçe, sokaklarda yaygın kullanımı ve ekonomik değeriyle Akdeniz ülkelerinde peyzajın karakteristik bir ürünü haline geldiğini vurguluyor. Dünyada ürüne talep artıyor. Köse, “Ege Bölgesi’nde çam fıstığı üretimi hem doğayla iç içe bir geçim kaynağı hem de kültürel mirastır. Fıstık çamının en yoğun üretildiği iki bölge var: Bergama’nın Kozak Havzası ve Aydın’ın Koçarlı ilçesi. Kozak Havzası ülkemizin çam fıstığı üretim ve ticaret merkezi başka bir ifadeyle çam fıstığı ticaretinin kalbidir” diyor.
Ege, Marmara, Kahramanmaraş
Aydın’ın Çine, Bozdoğan ilçeleri, Muğla’nın Milas ve Yatağan ilçeleri de fıstık çamının yayılış gösterdiği yerler olmasına rağmen, en çok üretim İzmir civarında yapılıyor. Marmara Bölgesi’nde ise Balıkesir ve Çanakkale’de fıstık çamı yetişiyor. Prof. Köse, ilginç bir şekilde Kahramanmaraş’ta da fıstık çamı yetişen alanlar bulunduğuna dikkat çekiyor.
Fıstık çamını tehdit eden faktörler
Geçmişte İstanbul’da epeyce fıstık çamı bulunduğu biliniyor. Ancak zaman içinde deniz seviyesine yakın bölgelerdeki şehirleşme nedeniyle İstanbul’daki fıstık çamı sayısı azaldı. Üsküdar’da Fethi Paşa Korusu’nda bulunan 363 yıllık bir fıstık çamı, anıt ağaç olarak korunuyor.
Prof. Köse, fıstık çamının tehdit eden faktörleri şöyle anlatıyor:
“Bu kadim zenginlik de bazı sorunlarla karşı karşıya. Kozalak ve tohum verimi ciddi şekilde düşüyor. Bunun arkasında iklim değişikliği, kuraklık vb. doğa olayları ile Çam Kozalak Emici Böceği gibi zararlı böcekler bulunuyor. İklim değişikliği nedeniyle Akdeniz kuşağında kozalak tohumunda daha da düşüş bekleniyor. Fıstık çamı ağaçlarının tozlaşması, yüksek yağış ve bağıl nem ile tozlaşma öncesi aşırı sıcaklıklardan olumsuz etkileniyor. Ayrıca henüz yeterli veri bulunmamakla birlikte, trafik kaynaklı kirliliğin fıstık çamlarında dar yıllık halka oluşumuna neden olduğu ifade edilmiştir.”
Taklit ve tağyişe dikkat!
Coğrafi işaret koruması, sadece kırsal kalkınmayı desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda geleneksel bilgi ve kültürel değerlerin korunmasına da önemli katkı sağlıyor. Köse, Bergama Kozak bölgesi başta olmak üzere çam fıstığı üretiminde farkandalığın artırılması gerektiğini söylüyor.
Yer fıstığının küçüklerinden üretilerek ‘dolmalık fıstık’ adıyla satılan bazı ürünler çam fıstığı ile karıştırılabiliyor ya da ithal edilen ve Türkiye’deki kadar lezzetli olmayan bazı türler, yerli üretimle karıştırılarak tüketici yanıltılabiliyor. Bu tip durumları engellemek adına Tarım ve Orman Bakanlığı ekipleri denetimlerini sürdürüyor.
Ekonomik ve kültürel hazine
İbni Sina, Hipokrat, Razi gibi tarihteki büyük hekimler arasında yer alan Bergamalı Galen de çam fıstığını önemseyen isimler arasında yer alıyordu. Prof. Dr. Coşkun Köse, Galen’in çam fıstığını öksürük, göğüs ağrısını hafifletme için kullandığını anımsatıyor ve “Çam fıstığı hem ekonomik bir hazine, hem de kültürel bir miras olarak Türkiye ormancılığında çok özel bir yere sahip. Onu korumak, sürdürülebilir şekilde üretmek ve gelecek kuşaklara aktarmak hepimizin sorumluluğu” diyor.
Kaynak : TRT Haber